16 Ağustos 2016 Salı

BONKÖR DİLENCİ*

Selim Tokgöz

"...

– Nazarını sollamış hadde nazını kollamış bir Nisbetiye Caddesi kızı;
nasıl soysun da doysun alametifarika yakalı bir yazarın kabuklu söz derisini, yahutsa
nasıl oysun da duysun allâme fiyakalı bir şairin ahenkli göz teri sesini, özü yakutsa?
 
–  Ey dilenci, söyle o vakit; körlük illeti mi şu nâzende kalbimi boğan kasvet?
Öyleyse şayet... âh, nedir ya bu hâle müstahak diyet?

– Hayret -ki kör bir dilenciden medet dilenmektedir hakiki bir kör ve fakat
asıl elim hadise bu değildir, zira...  öz reçetem kifayetsiz kalacaktır size, heyhât!
 
– Sebep?
 
– … Tâ ki siz kör değilsiniz küçük hanım, körlük sizin hakikatiniz!

..."

                                                                                                           


*Okuduğunuz metin, yazarımızın yayımlamayı düşünmediği “Bonkör Dilenci” romanından iktibas edilmiştir. (Y. E.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder